23 Aralık 2014 Salı

SIFIRCI KUĞU'NUN KOZMETİK ÜRÜN YORUMLARI


Hani biri çok tavsiye eder, sanki bütün cildinin ışıması osu busu o kreme bağlıymış gibi ballandıra ballandıra anlatır ve siz hemen o lafını bitirince koşarak gider o kremi alır kullanırsanız ama ondaki ışıltı sende bir türlü belirmez. Yani onda işe yarıyor ama bende neden işe yaramıyor soruları akılda belirir. Herkese yarayan ürün farklıdır o nedenle ben şu anda hem bu olayın karşı tarafıyım hem de mağdur tarafıyım. Şöyle ki; ben bu ürünleri tavsiye üzerine aldım ancak tavsiye edenlerin kaldığı kadar memnun kalmadım, ancak bu sizde de işe yaramayacağı anlamına gelmiyor.

İşte Kuğu'dan mimli ürünler



Elidor Onarıcı Bakım Kremi- Durulanmaz: Saçım çok kuru olduğu için bir çok ürün denemek zorunda kalıyorum. Bu bakım kremi oldukça çok satıyor satmasına ama benim saçımı çok ağırlaştırdı ve ısı ile buluşunca kokusu değişti. Saçta kalıntı gibi bir katman kalması da son nokta oldu benim için. 

Sephora Maskara: Fırçasına bayılarak aldım ancak istediğim sonucu hatta maskaranın kendi vaad ettiği sonucu bile alamadım. Tek tek uzatma hayalim başka bahara kalırken oldukça bulaşan bir yapısı söz konusu, sürerken zorlandım ve göz kapağımı temizlemek için fazladan 5dk harcadım.

Vichy Eau Thermale Yüz Spreyi: Tavsiye üzerine aldığım bu ürünü açıkçası hangi derdimi düşünerek ve neden aldım bilmiyorum. Ferahlatıp canlı bir görünüm verdiğini söylemişti arkadaşım ancak ben yüzüme su fışkırtıyormuşum hissi dışında bir şey hissetmedim. Yazın sahilde çok çok daraldığında belki ancak onun daha kolay çözümü var, soğutulmuş soda fışkırtmak gibi.

Sephora Jel Göz Makyaj Temizleyicisi: Sephora'nın kendi maskarasını bile tam olarak çıkartmadı, iyice ovuşturmak gerek ki bende göz çevreme zarar vermemek için bu yöntemi tercih etmiyorum, göz yakmıyor evet, dokusu çok güzel evet ama temizleme performansı açısından pek başarılı bulmadım.

Flormar Dipliner: Sürümü çok kolay, güzel tasarlanmış bir ambalaj ve simsiyah bir ton ancak dağılıyor, kalıcı değil. benim zaten çok çabuk sulanan bir göz yapım var, hiç dayanmadı desem hakkını yemiş olmam. Jel eyeliner kullanmaya devam.

Oriflame Pure Nature Kil Maskesi: Derinlemesine temizlik ve matlaştırma vaad etmesine rağmen ben bu ikisini de bulamadım. Yıkama sonrası bıraktığı o pürüssüz his çok kısa sürüyor malesef. Her ne kadar fiyatı uygun olsa da artık muadili kil maskelerini tercih ediyorum. 


Siz de kullandığınız ve tecrübe ettiğiniz ürünler hakkında yorumda bulunursanız sevinirim. Ne de olsa hepsini satın alıp deneme imkanım pek söz konusu değil =) Neler denemeye değer doğrusu merak ediyorum.


Sevgiler


26 Kasım 2014 Çarşamba

BAKIMLI KUĞU'NUN KOZMETİK ALIŞVERİŞİ


Kadın milletinin eksiği hiç bitmez, bir kamyon kıyafet asılıdır o dolapta ama yinede sabah giyecek bir şey bulamaz, kırk tane kırmızı ruju vardır ama aradığı o 'kırmızıyı' henüz bulamamıştır. İşte benim durumum da biraz böyle. Aralarında uzun zamandır (uzun dediysem sabır sürem max 2 ay) almayı planladıklarım ve spontane aldıklarım var bir de bulamadığım için eski bitmiş paketini araya iliştirdiğim var.

İlk izlenimlerimden oluşan yorumlarla beraber beni en çok motive eden hal olan kozmetik alışverişimin detayları sizlerle...


Studio Make-Up Professional Pro Lash Maskara Siyah: Chanel maskara almaya diye gidip satış görevlisinin tavsiyesi üzerine bu maskaraya bir şans verdim. Doğrusu fiyatı uygun olmasa tercih edilmesi için çok büyük bir sonuç vermiyor ama yinede günlük kullanım için neden olmasın. Şimdilik beni idare edeceğe benziyor.

Bobbi Brown Brow Kit  Saddle/Mahogany: Aradığım, çok süksesi olan, hep duyduğum ve denediğimde işte bu dediğim. Kaşlar ile ilgili büyük sorunlarım yok ama yinede boşlukları doldurmak ve şeklini ortaya çıkartmak için bu tip yardımcı ürünleri sık kullanıyorum. Fiyatı biraz yüksek ama yinede uzun süre dayanacağa benziyor ve fiyatının hakkını veriyor. Bir çok kaş farı denedim ya yeşil ya da kızıl bir ton yansıttı yüzüme ve en rahatsız olduğum sorun olmuştu, bu kaş farında yaşamadım. tavsiye ederim ama yine de deneyerek alın derim.

Dior Diorskin Icone Krem Pudra 030 Medium Beige: Her ne kadar bu seferki alışverişimde bulamamış olsam da en yakın zamanda tamamlamak istiyorum. Oldukça etkili bir ürün ve bir çok krem ürünün tersine cildimde yağlanma yapmıyor ve oldukça pürüssüz bir his veriyor. Toz pudradan sıkılanlar için iyi bir alternatif olabilir. Sanırım yeni ürününün adı Dior Diorskin Nude Compact Gel ancak denemeden tam olarak aynı sonucu verip vermediğini söylemem mümkün değil.

Clinique Anti-Blemish Solutions Fondoten 05 Fresh Beige: Yağlanma ve sivilce karşıtı bir fondöten olarak oldukça hafif yapılı ancak kapatıcılığı güçlü, kolay sürülüyor ve kokusu hafif. Çok kalıcı değil ancak sürüldüğünde kalıp gibi de durmuyor, cilt ile bütünleşiyor. Günlük makyajım için sevdiğim ve uzun süre kullanacağım bir ürün oldu. Ancak renkleri biraz değişken o nedenle alacaksanız kesinlikle önce deneyin, cilt tonunuza uygun olanını bulun.

Kryolan Cake Make Up Pudra: Profesyonel kozmetik markası Kryolan benim kapatıcı, jel eye liner ve dramatik make-up kategorisinde en sevdiğim ürünlere sahip. Oldukça kalıcı ve cesur ürünleri var ve fiyat-performans tam olarak beklentinizi karşılayacak ayarda. Ancak özellikle cilt makyaj ürünleri bazı ciltler için ağır gelebilir ve biraz miktar fazlalaşırsa doğal görünümden uzaklaşılabilir. İşte bu pudra da tam anlattığım gibi bir ürün. Transparan pudra almak için yola çıkıp dayanamayıp bunu almış bulundum. Dozunu aşmadıkça oldukça doğal ve bir o kadar pürüssüz ve homojen duran bir ürün. özellikle sünger yerine fırça ile uygulandığında daha iyi sonuç verdiğini söyleyebilirim. Süngerle ıslatılarakta kullanılabiliy ancak o zaman daha fondöten kıvamında oluyor.

YSL Rouge Volupte 8: YSL ürünleri hep çok beğenirim bu zamana kadar deneyip memnun kalmadığım pek ürünü olmadı sanırım. Rujlarını da pek beğeniyorum, bu yoğun rujun rengi her ne kadar uçuk bir tonda olsa bile kalıcılığı fazla, sürümü güzel. Fiyat olarak biraz yüksek ancak yinede uzun süre dayanacak bir ürün çünkü tek bir geçiş yeterli oluyor, üst üste bir kaç kat sürmeye gerek kalmıyor. no1 Nude Beige ve 32 Jealous Coral ve Shine serisi yeni hedefim =)

Sally Hansen Oje 130 Sheer Me Now: Sally Hansen ojelerini beğenerek kullanıyorum, hem tırnağa bakım yapıyor hem de oldukça uzun süre kalıyor. Bu rengi de çok beğenerek aldım, tonu çok güzel ve sade. Tertemiz bir tırnak rengi oluyor ancak diğer ürünlerine göre kapatıcılığını biraz zayıf buldum, bir kaç kat uygulamak gerekiyor.

*Renklerin net olarak görünmesi için ürünlerin kapaklarının açık olduğu bir görüntüyü de eklemek istedim. 


Sevgiler

30 Ekim 2014 Perşembe

MAKYAJ ÇANTAMDA NELER VAR?


Gebeyiz diye makyajımız eksik mi kalsın, bakmayalım mı kendimize? Artık devir değişti, şimdiki hamileler de ayrı bir bilinçli ve aktif hayatın içindeler. Sadece hamileler değil son yüzyıl için denebilecek tek şey Viva Woman Power!!!!  Benim de kendime göre dışarı çıkabildiğim durumlar oluyor, işte o zamanlar kullandığım makyaj çantamın fermuarını sizin için açtım. Son zamanlarda fazla detaylı makyaj yapmadığım için malzemelerim de o doğrultuda az ve öz. 

Benim gibi makyaj çantasının içeriği çok sık değişenlerdenseniz siz de kullandığınız ürünlerle ilgili yorumlarınızı ve önerilerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Eylül - Ekim ayının makyaj çantası ve ürünleri;



Estee Lauder Duo - Double End Concealer 01 ve Stumptuous Maskara Siyah: Bu tip set ürünler almak yerine ayrı ayrı sevdiğim ürünleri farklı markalardan birleştirmeyi sevsemde bu ürün benim için çok pratik oldu. Hem kapatıcısı çok hafif ve tam göz altı için hem de rimeli oldukça başarılı. Kapatıcıyı biraz aydınlatıcı gibi makyaj sonunda kullanmayı tercih ettiğim için bu ürün benim istediğim sonucu verdi. Rimel konusunda biraz sorun yaşıyorum aslında, kısa ve bana göre seyrek kirpiklerim var ve tam istediğim gibi dediğim ir rimel henüz keşfedemedim. Belki biraz Lancome Hypnose Drama diyebilirim ama son zamanlarda onda da tatmin olamadığım bir şeyler olmaya başladı.

Vichy Pure Thermal Temizleyici Köpük: Cildim normalde de yağlıdır ama hamilelikle birlikte boyut atladı ve her hafta başka başka tavırlar sergiliyor bu yüzden bende bol bol köpüren, kokusu rahatsız etmeyen bir temizleyici kullanmaya başladım. Hem hafif hem de kurutma yapmadığı için gün içerisinde rahatlıkla kulanabildiğim bir ürün. Cilt makyajı yapmadıysam sık sık kullanıyorum.

Sephora Oje L45: Sonbahar için daha güzel bir renk düşünemiyorum. Geçtiğim hafta aldığım bu üründen oldukça memnun kaldım, Tırnaklarımda uzun süre bırakmasam bile rengine ve kalıcılığını çok sevdim. Daha önce de Sephora'nın gold rengini almış ve yine çok memnun kalmıştım.

Sevilla Far 104: Normalde baz olarak kullandığım bu hafif ışıltılı farı şimdilerde sadece biraz aydınlık vermesi için tek başına kullanıyorum, çok kalıcı olmamasına rağmen rengi oldukça dozunda bir krem ve günlük kullanım için uygun.

Maskara Bazı: Nasıl kullandıysam artık, bazın üzerinde zerre yazı kalmamış o nedenle sizinle bazın markasını paylaşamıyorum. Çok ayıp =? Gerçi ben bunu geçen sene almıştım ve o zamandan bu zamana kadar çok daha iyi bazlar çıktı hazır bunu tüketmişken onlardan da bir tane edinmeyi düşünmüyor değilim. 

Biotherm Blue Therapy Repair Serum:  Kozmetik alışverişim esnasında deneme boyunu aldım ama baya bereketli çıktı. Normalde fiyatı biraz yüksek olsa bile çok problemli ve yaşlı bir cildiniz yoksa kullanılabilir. Erken belirtileri önleyecek ve daha sağlıklı bir cilt hissi verecektir.

Khiels Midnight Recovery Eye: En sevdiğim göz kremim bu diyebilirim. uzun süreler kullanmasam bile hep daha sağlıklı hissettirmiştir. Ben genelde daha hafif ürünlerle değiş tokuş yaparak kullanmayı tercih ediyorum, her ay değiştirerek kullanıyorum böylece ağır ürünlerle yormamış sadece kür yapmış oluyorum cildime. Khiels'ın bir çok ürününü çok beğenerek ve severek kullanıyorum.

Flormar Quartet Eye Shadow 401: Flormar'dan beklediğimin üzerinde performans sağlayan bir far oldu. Hem renkleri, hem kalıcılığı hem de sürüş kolaylığı açısından sınıftan güle oynaya geçer. Toprak tonlarında çok az aşıltılı bir makyaj için gayet uygundur. Tek anlamadığım ve eleştirebileceğim durumu; dörtlü far paleti yapıp neden içindeki farklardan ikisini aynı renk koyarlar, ton mu kalmamış başka.

Flormar Waterproof Göz Kalemi Siyah: Yeni bir kalem alana kadar şimdilik bununlayım, akıyor evet. Hem de ben ağlamadan akıyor. Gözleri çabuk sulanan ve kalemi eyelinerı durmayan bir göz yapım var, daha sağlam bir kaleme ihtiyacım var. Fiyat olarak oldukça uygun ancak benim göz yapıma göre olmadığı kesin.

Sephora Rouge Infusion - Cherry Nectar 2: Vaad ettiği 12 saat kalıcılığı ne kadar sağladığı tartışılır ancak sürümü çok kolay, rengi çok güzel ve farklı, yapısı hafif ve kokusu gayet ölçülü. Severek kullanmaya başladım ancak tazelemek yanınızda bulundurmanız gerekebilir, ancak ben dudakta duruşunu çok beğendim.

Cold-mix: Bağımlısıyım evet, doğumdan sonra terapi görmem gerekecek. Neyse ki tavsiye edilen maksimum dozu hiç aşmadım.



*Biraz ortalık toz duman olsa bile yinede renklerin görünmesi için ürünlerin kapaklarının açık olduğu bir görüntüyü de eklemek istedim.

Renklerin olduğu gibi gözükmesi için ışık ayarı yapmaya çalışsamda birazcık fark elbette oldu ancak neredeyse bu renkler diyebileceğim bir noktaya kadar ilerledim =) Sizinle de o noktadaki fotoğrafı paylaşıyorum.


Sevgiler





22 Ekim 2014 Çarşamba

OKALİPTUS BAĞIMLISI BİR GARİP KUĞU


Burun açıcı ile ancak nefes alabiliyorum. Okaliptus yağına öyle bir bağlandım ki gören koala doğuracağımı düşünebilir ama işin aslı pek öyle değil. Ciğerlerimdeki baskıyı azaltmak için tek çarem bir kaç damla yağ, başka bir şey kullanmak elbette yasak. Zormuş bu zamanlar ne diyeyim yani içinizi rahatlatacak, ama bir o kadar da keyifli evde boylu boyunca uzanmak, sadece uzanmak, yani uzanırken yorulmak yıllardır hayalini kurmuştum.

Artık müziğimi sesli dinliyorum, fön makinasına mesafeli davranıyorum (sesinden hiç hoşlanmıyor birileri), su sesi uzun uzun deniz havasını çekiyorum içime, sesini değil sadece bol bol su oluyor yanımda, demir ilacımı kesinlikle mandalina yiyerek içiyorum ve 2 saat önce/sonra kalsüyum içeren bir şey tüketmiyorum, tam tersini kalsiyum ilacım için de yapıyorum, sabaha kadar uyuyamadığım oluyor dert edinmeden kitap okuyorum (normalde asabiye bağlardım 1 saat gecikse uykum) bir de güzel şeyler konuşmaya dikkat ediyorum, olumlu uygun ve sevgiyle söylenmiş sözler. 


Not: Doğuma az bir zaman kala mobilya bakmaya başlamayın aman, geç olabilir. Korkulara, yönlendirmelere pek kulak asmadan, 24.haftadan sonra mobilya bakılabilir bence. Karar vermek, imalat, kurulum, havalandırılması zaten 2/2,5 ay sürüyor. bebek evdeyken mobilya kokusu olmaması için siz siz olun erkenden karar verin. Kimyasal içermeyen natural boya ve malzemelerden olmasına, işlevselliğine, fiyat-performans uyumluluğuna dikkat etmek yeterli.

Sevgiler