20 Eylül 2014 Cumartesi

GÖBEK DEĞİL O, BEBEK !


Hamileliğini biraz zor birazda sakin geçirmek durumunda kalan her kadın gibi ben de oldukça bocaladım.
Daha önceki hayatımdan bu düzene geçmek fiziksel olarak değl ama psikolojik olarak baya zamanımı aldı. İtiraf etmem gerekirse ilk korkum nasıl bir şeye dönüşeceğim oldu. Ki çevremde bu haberi paylaştığım yakın akrabalarımın da ilk korkusu bu olmuş olmalı, zira daha haberi yeni vermişken 'diyetisyene git, aman tatlı yeme daha çok kilo alma, iç göbek zaten dolu nasıl sığacak çocuk, keşke braz daha kilo verseydin hamile kalmadan’ demeye başladılar. Çevremin her konuda oldukça modern ve kendini geliştirmiş! ama psikoloji konusunda daha gidecek çoook yolu olduğuna karar verip kulaklarımı tıkadım. Benim akıl ve mantığım o konuşmaları tenkitleri laf sokmaları anlamadı, içimse hiç almadı.


Daha önce yazdığım kilolu hamile kalma ile ilgili çok sayıda mail geldi, meğer bizim kulüp baya genişmiş =). Amannnn adam sizde hem dünyanın en keyifli şeyini yaşayıp hem ağlayarak mail mi yazıyorsunuz, deli misiniz kuzum, siz şu anda bir ana kraliçesinizzzz, eşinizin prensesi, ailenizin daha henüz büyümüş tatlı kuşusunuz. Kim ne derse desin takmayın, uzak durun, sallayın hayatınızdan vurun duvara ve susturun şu kafanızın içindekileri. Tahtım nerede Sebastiannnn!!!!

Mesela hiç başaramadınız diyelim,
susmuyor o çatlayacası içses
Tanrı İle Sohbet serisine başlayın.. Mümkünse sesli okuyun ki bıdıklar da faydalansın. Sakinleştiğinizi göreceksiniz.


Not: 5 adet ceviz, 8-10  fındık, 8-10 badem, 1/4 muz veya 6 çekirdeksiz kuru erik, 1 kase yoğurt. Karıştırıp tarçın ekliyorum azıcık. En değerli gebe ara öğünüdür.
Bi sürü bi sürü faydası var. Ben de bilmiyorum tam ama doktorum verdi, elbet önemlidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder